Burun Estetiği Burun estetiği günümüzde yüz estetiği kapsamında en çok uygulanan yöntemlerden bir tanesidir. Burun çok sayıda neden üzerine şekil bozukluğu geçirebilir veya doğuştan, genetik olarak hoşlanmadığımız bir duruma sahip olabiliriz. Bu ve bunun gibi durumlar üzerine burun estetiği planlaması yapılarak bireylere, hem sağlık açısından uygun düzeltmeler yapılır hem de estetik açıdan güzel bir görünüm kazandırılır. Burun estetiğine ihtiyacı sağlık problemlerinden kaynaklı sebeplerle ortaya çıkabilir. Sağlık problemlerine ek olarak estetik üzerinden de motivasyon kazanabilirsiniz. Özellikle genetik olarak şekil bozukluğuna sahip olanlar ya da çeşitli kazalar, düşme, çarpma gibi travmalar geçiren bireyler burun estetiği yardımı alarak tekrar hayal ettikleri görünüme ulaşabilirler. Burun Estetiğine Hangi Durumlarda Başvurulmaktadır? Burnumuz yüzümüzü ortalayan ve odak noktasında olan parçalardan bir tanesidir. Dolayısıyla burnun şekli tüm yüz şekli için oldukça belirleyicidir. Burnunuzda oluşacak küçük farklılıklar dahi sizi başka biri gibi gösterebilir. Dolayısıyla çeşitli şekil bozukluklarıyla karşı karşıya kalan bireylerin burun estetiği yardımıyla arzuladıkları forma geri dönmeleri amaçlanır. Genetik olarak problemi olan bireylerde ise daha estetik bir görünüm isteği küçüklükten beri süregeliyor olabilir ve bunun çözümü de yine burun estetiği ile mümkündür. Burun estetiği bazı durumda çeşitli solunum problemi olan hastalarda da başvurulan bir estetik prosedürüdür. Bu tip durumlarda da hastaların yaşadıkları solunum problemi giderilir ve eğer arzuluyorlarsa burun için estetik uygulamaları da gerçekleştirilir. Yalnızca solunum problemlerinin çözüldüğü ve estetik açıdan müdahale olmayan operasyonlar da mevcuttur. Kapalı burun estetiği ve açık burun estetiği olarak iki farklı yöntem üzerinden burun estetiği operasyonu uygulanabilir. Burun Estetiği Öncesi Süreçte Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir? Öncelikle burun estetiği yaptıracak bireylerin hayalcilikten uzak durmaları önerilir. Burnun şekil itibariyle tüm yüzün görüntüsü üzerinde belirleyici rol oynadığı bilgisi üzerine düşünmeli ve hareket edilmelidir. Doğallıktan uzak ve aslında yüzünüz için ters gelebilecek düzeyde burun estetiği yaptırmanız hayal ettiğiniz estetik görünümün çok uzağında bir sonuç almanıza neden olabilir. Burun estetiği her insana göre farklılık göstermektedir çünkü her insana göre özel olarak planlanmalıdır. Her bireyin yüzündeki parçalar ve birbirine oranları, yüz şekli, yüzdeki kemiklerin şekli gibi çok sayıda parametre üzerinden burun estetiği planlaması yapılmalıdır. Bu süreçte uzman profesyonellerle birlikte çalışmak oldukça önemlidir. Bunun ana sebebi sizin yönlendirmelerinizle hayalinizdeki planın mevcut özelliklerinizle buluşturulmasını sağlayacak kişinin doktorunuz olmasıdır. Bu aşamada doğal ve estetik bir çözüm getirebilecek kalitede isimler ile çalışmak oldukça önemlidir. Burun estetiği bir operasyon süreci içermektedir. Dolayısıyla cerrahi müdahale hazırlığının tam olarak yapılması gerekmektedir. Hasta ve doktor arası bilgi alışverişi detaylı bir şekilde sağlanmalıdır ve hastanın geçmiş hastalık öyküleri ile kullandığı ilaçlar hakkında doktor bilgi sahibi olmalıdır. Bazı ilaçların kullanılması durdurulabilir. Ayrıca sigara ve alkol gibi alışkanlıkların da bir süre için durdurulması önerilmektedir. Burun Estetiği İşlemi Ne İçerir? Genel anestezi altında hayata geçen burun estetiği operasyonu, kişinin ihtiyacı olan prosedüre göre yarım yaklaşık 1 saatten 3 saate kadar değişiklik gösterebilir. Yapılacak müdahalenin basit oluşuna göre bu süre elbette azalabilir. Bazı durumlarda lokal anestezi tercih edilebilir. Burun Estetiği Sonrası Burun estetiği operasyonunun ardından ilk 3 gün çeşitli tamponların kullanımı mevcuttur ve ortalama olarak 1 haftanın sonunda bu tamponlar çıkarılır. İlk gün hafif ikinci gün kendini daha da çok gösteren şişlikler, burunda aralıklı olarak hafif kanama, göz çevresinde morarma ve dudaklarda kuruluk görülebilir. Bunlar ilk birkaç gün komplikasyonlarıdır ve zamanla azalarak son bulurlar.

Kulak Estetiği (Otoplasti) Kulak estetiği, kepçe kulak estetiği veya otoplasti isimleriyle de bilinmektedir. Kulakların normal yapısından farklı olarak kulak kepçesinin öne doğru kıvrık olduğu durumlar kepçe kulak olarak isimlendirilmiştir ve kepçe kulak, kulak estetiği kapsamı altında düzeltilebilir. Kepçe kulak problemi bazı durumlar sağlık açısından sıkıntılar yaratabileceği gibi, çoğunlukla estetik kaygılar üzerine uygulanan bir estetik operasyondur. Özellikle çocuk yaşta başlamasıyla daha çocuk yaşta psikolojik problemler ortaya çıkmasına neden olan kepçe kulak rahatsızlığı, günümüzde kolaylıkla kulak estetiği kapsamında düzeltilebilmektedir. Özgüven problemi ve utangaçlık gibi sayısız problemle birlikte özellikle çocuklarda sosyal çevre inşa edilmesi döneminde ciddi sıkıntılar yaratabilen bu rahatsızlık, kulak estetiği kapsamında tamamen ortadan kaldırılabilir. Doğumsal kulak deformasyonları arasında en sık görülen durumlardan biri olan kepçe kulak problemi, kulak estetiği ile çözülebilir ve kulak estetiği güvenli prosedürler içeren bir uygulamadır. Aynı zamanda bilinen yanlış algının aksine kulak estetiği operasyonunun işitmeyle alakalı herhangi bir risk içerdiği bilinmemektedir. Kulak Estetiği İşlemi İçin En Uygun Yaş Nedir? Kulak estetiği yani otoplasti ile kulak kepçesi operasyonu gerçekleştirmek için öncelikle kulak kepçesinin gelişimini tamamlaması beklenmelidir. Bu da ortalama 6 yaşın tamamlanmaktadır. Dolayısıyla kulak estetiği operasyonu için okul öncesi dönemin tercih edilmesi gerekmektedir. Böylece çocuk, sosyal çevre inşası sürecinde negatif birtakım duygularla hareket etmeyecektir. Bu yaş dönemi çocuk gelişimi açısından kritik evrelerdir ve çocukların hassas olabildikleri yaşlardır. Dolayısıyla gelişimlerini sağlıklı bir şekilde sürdürebilmeleri için sosyal çevre inşası oldukça önemlidir. Çocuklar keşfederken ve öğrenirken kepçe kulak gibi problemlerle kendilerini geri tutabilir, geri tutmasalar dahi ortamdaki diğer çocuklar tarafından garipsenebilirler. Gizlenme, saklı kalma gibi hislerin gelişebileceği bu dönem oldukça önemlidir ve kepçe kulak problemi olan bir çocuğun özel bir durumu olmadığı sürece okul öncesi dönemde kepçe kulak estetiği geçirmesi önerilmektedir. Bu yaşın üzerinde her çocuk, genç ve yetişkin birey de kulak estetiği operasyonunu başarılı bir şekilde gerçekleştirebilir. Kulak Estetiği Operasyonu Hazırlık Süreci Kulak estetiği operasyonunda öncelikle doktor ile hasta arasında bilgi alışverişi sağlanması ve ön görüşmeler yapılmalıdır. Bu noktada bilgi paylaşımının ardından kişinin kulağıyla alakalı arzuları talep edilir. Kulakların çok sayıda fotoğrafı çekilir ve kişinin isteği ve ihtiyacı olan düzeltme doğrultusunda, ameliyat sonrası ortaya çıkacak kulak görüntüsü hakkında kişiye bilgi verilir. Böylece birey ameliyat öncesi ve sonrası kulak görüntüsünü henüz operasyon öncesinde değerlendirme fırsatı bulabilir ve yaşayacağı farkı görebilir. Operasyon kesinleştiğinde de operasyon hazırlık süreci kapsamında kişinin kullandığı ilaçlar ve hastalık öyküleri dinlenir ve hazırlık süreci tamamlanır. Yetişkin bireyler sigara ve alkol gibi alışkanlıklara sahipse bu kötü alışkanlıkları ameliyattan bir süre önce bırakmalıdır. Kulak estetiği operasyonu için makyaj yapılmaması, rahat kıyafetler tercih edilmesi, saçlarda jöle veya krem gibi malzemeler kullanılmaması önerilmektedir. Kulak Estetiği İşlemi Ne İçerir? Kulak estetiği operasyonu iki şekilde gerçekleşebilir. Bunlar ameliyatsız ve ip ile gerçekleştirilen kepçe kulak estetiği ile cerrahi müdahale içeren kulak estetiği yöntemleridir. Ameliyatsız yöntem basit ve kolay olmasıyla birlikte kesin sonuçların alınabilmesi daha güçtür. Ameliyatlı yöntem ile çok ufak bir kesi ile ameliyat gerçekleşir ve dikiş izi oluşturulmaz. Eriyen dikiş uygulaması kullanıldığından dolayı daha sonra dikiş aldırmak gibi süreçlere ihtiyaç duyulmaz. Kıkırdak doku üzerinde şekillendirme yapılarak kepçe kulak problemi ortadan kaldırılır. Yapılacak prosedürün gereği olarak kulak estetiği lokal veya genel anestezi altında gerçekleştirilebilir ve yine prosedüre göre 30 dakikadan 2 saate kadar çıkabilen sürelerde hayata geçebilir.

Kaş Kaldırma Kaş kaldırma, çeşitli yöntemlerle gerçekleştirilebilen, yüz estetiği kapsamında hayata geçen bir estetik operasyondur. Bazı durumlarda alternatif çözümler aracılığı ile operasyonel uygulamalar harici de kaş kaldırma yapılabilir. Kaş kaldırma ile özellikle yaşlılıkla birlikte gelişen problemlerin etkileri giderilmektedir. Yaşlanmakla birlikte kırışıklıklar, sarkmalar gibi bazı istenmeyen durumlar ortaya çıkabilir. Özellikle mimiklerin de etkisiyle birlikte, kaşlarda bu tip oluşumların ortaya çıkması daha da muhtemeldir. Her geçen gün de bu tip yaşlanma etkisiyle gelişen durumlar gelişmeye devam ederek, estetik anlamda olduğu kadar fonksiyonel olarak da rahatsızlık oluşturmaya başlayabilir. Aynı zamanda bu tip durumlar yüz ifadesini tümden etkileyerek değiştirilebilir. Tüm bu sebepler üzerine kaş kaldırma çeşitli yöntemler ile birlikte yapılmaktadır. Bazı durumlarda kaş kaldırma, tamamen genetik olarak var olan durumlardan kaynaklı olarak yaşlanmadan tamamen hariç bir şekilde gerçekleştirilebilir. Aynı zamanda estetik kaygı nedeniyle kaş kaldırma yöntemlerine başvurulması da mümkündür. Kaş Kaldırma Yöntemleri Nelerdir? Kaş kaldırma işlemi için uygulanan çok sayıda yöntem vardır. Her yöntem kendi içinde çeşitli avantajlar ve dezavantajlar içermektedir. Bu yöntemleri cerrahi operasyon süreci içerenler ve içermeyenler olarak ikiye ayırmak mümkündür. Ameliyatsız olarak botoks ve ulterapi gibi yöntemlere başvurulurken, operasyon kaynaklı uygulamalar kaş askısı, klasik kaş kaldırma operasyonu ve endoskopik kaş kaldırma olarak özetlenebilir. Klasik Kaş Kaldırma Operasyonu Nedir? Klasik kaş kaldırma operasyonu ile şakaklar gerilmektedir ve bu vesileyle kaşların da kaldırılması gerçekleşmektedir. Şakak kısmı üzerinde gerçekleşen operasyonda bu bölgedeki saçlı derinin alınması ve geride kalan kısmın gerilmesi işlemi gerçekleştirilmektedir. Klasik kaş kaldırma operasyonu kalıcılık yönünden etkisini zamanla yitirebilir. Kaş Askısı Uygulaması Nedir? Kaş askısı uygulaması kullanımı sık rastlanan yöntemlerden bir tanesi olsa da etkisini birkaç yıl içinde yitiren bir uygulama olduğu için çoğunlukla tekrarlanmaktadır. Lokal anestezi altında basit bir şekilde uygulaması yapılabilen kaş askısı uygulamasının birkaç yıl içinde etkisini yitirmesinde elbette mimik kullanımının etkisi büyüktür. Saç çizgisinin ön tarafından açılan minik bir kesi yardımıyla kaşın arzulanan bölgeye asılması sağlanmaktadır. Bu uygulama için özel ipler kullanılsa da mimik kullanımının etkisiyle kaş askısı birkaç yıl içinde yenilenmesi gereken bir uygulama olarak nitelendirilebilir. Endoskopik Kaş Kaldırma Operasyonu Nedir? Endoskop uygulaması modern tıp içinde çok sayıda alanda başvurulan bir tekniktir ve yüz estetiği kapsamında kaş kaldırma operasyonlarında da en sık başvurulan kaş kaldırma yöntemlerinden bir tanesi olmuştur. Lokal anestezi veya hastanın durumuna göre genel anestezi altında uygulanan endoskopik kaş kaldırma operasyonu, kameralı endoskop aleti yardımıyla kolayca gerçekleştirilebilir. Birkaç farklı noktadan küçük kesiler aracılığı ile neredeyse hiç kanama yaşanmadan gerçekleştirilebilen endoskopik kaş kaldırma operasyonu, geride iz bırakmaması, hızlı iyileşmesi özellikleriyle tercih edildiği gibi, kalıcılığı ile de en efektif yöntemlerden bir tanesi haline gelmiştir. Enjeksiyon ve Ulterapi Uygulamaları ile Kaş Kaldırma Ameliyatsız işlemler arasında en sık rastlanan uygulama olan enjeksiyon uygulaması ile kişinin yüzünün oranına göre kaşının tasarımı gerçekleştirilir ve küçük dozlar eşliğinde kaşların yeni görüntüsünü oluşturacak enjeksiyon uygulaması yapılır. Kaşın kalkmasını sağlayacak şekilde iğneler aracılığıyla enjeksiyon yapılarak, yüzünüze göre planlanmış ölçülerde kaşlara kavuşmanız sağlanır. Yara izi gibi durumların söz konusu olmadığı enjeksiyon uygulaması her yıl tekrarlanması gereken, hatta bazı durumlarda yılda 2 defa tekrarlanması gereken bir uygulama olmasıyla dezavantajlıdır. Yine de cerrahi uygulamalara başvurmak istemeyen herkes için alternatif bir çözüm içerir. Ameliyatsız kaş kaldırma operasyonlarında en sık rastlanan ikinci uygulama olan ulterapi, yüksek yoğunluklu odaklanmış ultrason enerjisi içermektedir. Bu yüksek yoğunluklu odaklanmış ultrason etkisi ile cildin sıkılaştırılması ve yenilenmenin sağlanması amaçlanır.

Göz Kapağı Estetiği Göz kapağı estetiği, yüz estetiği kapsamında göz kapaklarındaki estetik görünümü iyileştirmek için uygulanan estetik uygulamalarını kapsamaktadır. Göz kapaklarında oluşan istenmeyen görüntüyü tekrar arzulanan forma döndürme amaçlı olarak uygulanan cerrahi bir müdahaledir. Göz kapağı estetiği uygulaması hem üst göz kapağında hem de alt göz kapağında uygulanabilir. Bazı durumlarda iki göz kapağında da uygulanmaktadır. Göz kapaklarıyla ilgili olarak göz kapağı estetiği yaptıran hastalar çoğunlukla estetik kaygılar üzerine motivasyon kazansalar da bazı durumlarda göz kapağının fonksiyonlarıyla alakalı problemler üzerinden de göz kapağı estetiğine başvurulabilir. Göz kapağı estetiği uygulamaları, yüz estetiği kapsamı altında hem fonksiyonel hem de estetik problemlerinizi giderecek uygulamalara sahiptir. Göz Kapağı Estetiği Kimler İçin Uygundur? İyileşme sürecini etkileyecek herhangi özel bir durumu olmayan, ciddi göz problemleri yaşamayan herkes göz kapağı estetiği yaptırabilir. Ancak birey bazı durumlarda probleminin göz kapağından kaynaklı olduğunu düşünebilir ancak ana sebep kaşlar veya alnı olabilir. Dolayısıyla bu ayrıma dikkat edilmeli ve göz kapağı estetiği planlama ve operasyon süreçleri uzman profesyoneller eşliğinde klinik ortamlarda yaptırılmalıdır. Göz Kapağı Estetiği Operasyonu Hangi Durumlarda Gerçekleştirilir? Çoğunlukla üst göz kapağında görülen kıvrımlı ve sarkmış yapılar göz kapağı estetiği kapsamında düzeltilebilir. Üst kapakta doğal görünümün aksine kıvrımlar oluşturan bu yapı aynı zamanda ileri seviyelerinde görmeyi dahi zorlaştırabilen tamamen gevşemiş ve sarkmış bir cilt ortaya çıkarabilir. Dolayısıyla hem estetik hem fonksiyonel açıdan göz kapağı estetiği ile bu göz kapak iyileştirme müdahaleleri yapılabilir. Göz kapaklarında şişliği andıran yağ bezeleri de istenmeyen görüntülere neden olabilir. Bu yağ bezelerinin de göz kapağı estetiği ile alınması mümkündür. Göz altındaki torbaların alınması işlemi de yine yüz estetiği kapsamında göz kapağı estetiği operasyonlarıyla yapılabilmektedir. Göz altı torbalarına sahip bireyler genellikle bu durumdan büyük rahatsızlık duyarlar çünkü göz altı torbaları insanları sürekli yorgun, mutsuz, ağlamış gibi gösterebilir veya yaşlılık belirtisi olarak algılanabilir. Ancak bunu yenmek göz kapağı estetiği kapsamında oldukça kolaydır. Göz kapağı estetiği kapsamında iris altındaki beyaz görüntüyü ortaya çıkaran alt göz kapaklarının düşüklüğü de iyileştirilmektedir. Aynı şekilde alt göz kapaklarında görülen cilt fazlalığı ve kırışıklıklar da göz kapağı estetiği kapsamında iyileştirilebilen durumlardandır. Göz Kapağı Estetiği Ne İçerir? Göz kapağı estetiği de olsa bunun bir cerrahi müdahale olduğunu unutmamak ve tüm hazırlık süreçlerinden geçmek gerekir. Öncelikle hasta ve doktor bilgi alışverişinin sağlanması, göz estetiği için doğru planlamanın yapılması, kişinin hastalık öyküsü ve varsa kullandığı ilaçların bilinmesi gerekmektedir. Bazı ilaçların kullanımının operasyon öncesi durdurulması gerekebilir. Sigara içimi ve kötü alışkanlıkların bırakılması gerekebilir. Sonrasında operasyon süreci başlayacaktır. Alt ve üst göz kapağı estetiği operasyonlarında çoğunlukla lokal anestezi tercih edilmektedir ancak hastanın özel bir durumu varsa genel anestezi altında da süreç gerçekleşebilir. Göz kapağı 4 ana tabakadan oluşmaktadır ve bu tabakalar deri, kas, fasya ile yap paketleridir. Üst göz kapağında ayrıca göz yaşı bezi de bulunmaktadır. Üst göz kapağı estetik operasyonunda ihtiyaca göre derinin bir kısmının alınması ve yine ihtiyaca göre fıtıklaşmış durumlar söz konusuysa yağ paketleri de alınır. Gözyaşı bezi üzerinde sarkma gerçekleşmişse yukarı asılması gerçekleştirilir ve eriyen dikişler yardımıyla süreç tamamlanır. Alt göz kapağı estetik operasyon sürecinde de deri ve kas kaldırılarak ihtiyaca göre fıtıklaşma söz konusu ile yağ paketleri alınır. Deri ve kas fazlalık oluşturuyorsa bu alanlardan da parçalar alınır ve yine eriyen dikişler ile süreç tamamlanır. Göz Kapağı Estetiği Sonrası İyileşme Süresi Göz kapağı estetiği sonrası iyileşme süresi 2 haftaya kadar büyük oranda tamamlanmakla birlikte kişiye göre bu süreç değişkenlik gösterebilir, tam iyileşme birkaç ay civarında sürmektedir. Operasyon sürecinin ardından mutlaka doktor yönlendirmesi kapsamında birey kendini korumalı ve doktorunun yönlendirmelerine harfiyen uymalıdır. Bu kişinin sağlığı ve iyileşme hızı açısından oldukça önemlidir.

Yüz Germe Yüzme germe operasyonu istenen yüz görüntüsü için yüz estetiği kapsamında yapılan estetik bir uygulamadır. Bazı durumlarda genetik durumlar üzerinden veya dış faktörler etkisiyle gerçekleşen problemler üzerine de başvurulabilen bu yöntem, genellikle estetik kaygı üzerine gerçekleştirilmektedir. Yaşlanmanın etkisi her insanı farklı vurabilir ancak her ne olursa olsun yıllar içinde yüzümüzde mimik kullanımına bağlı olarak da gelişen kırışıklıklar, sarkmalar olacaktır. Yaşlılığının deriyi elastikleştirmesi ve bu tip durumlar ortaya çıkarması estetik açıdan istenmeyen bir görünüm oluşturduğu gibi bazı durumlarda fonksiyonel olarak da problemler oluşturabilir. Yüz germe operasyonuna gelene kadar uygulanabilecek ve tercih edilebilecek sayısız yöntem bulunmaktadır. Ancak bu yöntemlerin hiçbiri tıpkı yüz germe operasyonu gibi yaşlanmayı durdurmaz. Özellikle bir noktadan sonra yüz germe alternatifi olan yöntemler etkisini yitirmeye başlar ve bu tip bir duruma gelindiyse yüz germe operasyonu yapılması önerilmektedir. Yüz Germe Operasyonu Ne İçerir? Yüz germe operasyonu, yüz estetiği kapsamında değerlendirildiğinde aslında çok sayıda işin tek bir operasyon ile yapılması olarak açıklanabilir. Temelde yüzde bolluk oluşturan derinin bir kısmının alınması ve kas, yağ, sinir dokusunu oluşturan yapının asılması ile yüzdeki sarkıklığın ve kırışıklığın düzeltilmesi amaçlanmaktadır. Bu süreçte göz kapaklarındaki sarkıklık ve kırışıklık gibi durumlar da düzeltilebilir. Bu da fazla derinin alınması, kaymış, sarkmış yağ grubunun yerine taşınması ve yine fazla olanların alınması ile gerçekleştirilmektedir. Yüz estetiği kapsamında yapılan yüz germe operasyonu ayrıca boyun süreçleri de içerebilir. Yüksek kilo mevcutsa boyundan yağ alımı, boyun kasının toplanması ve sarkan derinin alınması gibi uygulamalar gerçekleştirilebilir. Tüm bu işlemler yüzle ilgili istenen görüntünün elde edilebilmesi için planlı bir şekilde gerçekleştirilmelidir. Yüz Germe Ameliyat Süreci Öncesi Yüz germe operasyonunun uzman profesyonel bir ekip tarafından uygulanması oldukça önemlidir. Ciddi bir hazırlık süreci içeren yüz germe operasyonu, bu hazırlık dönemindeki planlama aracılığı ile gerçekleştirilir ve yapılacak işlemlerin her biri birbirinden önemlidir. Planlama aşaması elbette doktor ve hasta arasındaki bilgi alışverişini de içermektedir. Burada toplanan bilgiler ışığında planlama süreci detaylandırılır ve her türlü olası komplikasyona karşı hazır olunur. Ayrıca operasyon öncesi kullanılmaması gereken ilaçların durdurulmaması adına da bu bilgi alışverişi son derece önemlidir. Sigara gibi kötü alışkanlıkların kullanımı iyileşme süreci bakımından oldukça kötü etkiler oluşturabilir. Bu sebeple sigara kullanımının da bu dönemde bırakılması önerilmektedir. Yüz Germe Ameliyatı Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir? Yüz germe operasyonunda dren kullanımı gerçekleşebilir. Operasyon sonrası gününde yerleştirilen dren alınır ve buz uygulaması yapılarak iyileşme sürecinin hızlandırılması amaçlanır. Operasyon ardından yüzde bazı bölgelerde hissizlik hissedilmesi normaldir ve bu geçici bir durumdur. Birkaç gün içinde taburcu olunabilir ve ilk duş alınabilir. Birinci haftalık ve 10 günlük süreçler içerisinde dikişleriniz kademeli olarak alınmaya başlanır. Yüz germe operasyonunu ardından bir süre ani ve şiddetli hareketlerden uzak durulması önerilmektedir. Bu sebeple egzersiz gibi aktiviteler dahil olmak üzere ağır kaldırmak gibi yüzü de etkileyebilecek durumlardan kaçınılmalıdır. Sigara, alkol kullanımını durdurmalı ve buhar banyosu, sauna gibi ortamlardan uzak durmalısınız. Yüzde şişlikler ve morluklar olması yüz germe operasyonu ile oldukça doğaldır ve birkaç hafta içinde azalarak biteceklerdir. Çoğunlukla 15 gün sonrasında hastalar işlerine dönebilirler. Ameliyatsız Yüz Germe Yöntemleri Nelerdir? Yüz germe estetik operasyonu kadar kesin ve net sonuçlar vererek kalıcılık kazandırmasa dahi yüz germe operasyonuna yakın olacak şekilde sonuçlar alınabilen bazı alternatif uygulamalar söz konusudur. Bunlar kilit askı yöntemi, focus ultrasound, thermage, sıvı yüz germe, altın iğne, endopeel, PRP, mezoterapi uygulamalarıdır. Aynı zamanda bu uygulamalardan bazıları yüz germe ameliyatına destek olmak veya etkisini artırmak amacıyla da kullanılabilir.

Boyun Germe Boyun germe işlemi, yüz estetiği kapsamında gerçekleştirilen ve boyun bölgesinin arzulanan görüntüye kavuşturulmasını sağlayan estetik operasyonudur. Özellikle gıdı bölgesinde görülen kötü etkilerin düzeltilmesi kapsamında boyun germe operasyonu uygulanmaktadır. Boynumuzda oluşmuş istenmeyen görüntü kaynakları, tüm çehremizi değiştirir niteliktedir. Yüz ile beraber kişinin görüntüsünde büyük farklılar oluşturan bu etkilerin giderilmesiyle arzulanan görüntü elde edildiği gibi, çehrenizi değiştirecek bir yenilik yapılmış olur. Boyun Germe İşlemine Hangi Koşullarda Başvurulmaktadır? Boyun germe gibi yüz estetiği operasyonlarının uygulanma sebebinin karşılığında genellikle yaşlılık bulunmaktadır. Yaş ilerlemesi, mimik kullanımı, yerçekimi etkisi gibi durumlar üzerinden yüz ve boyun alanındaki tüm dokusal yapılar hareket edebilir, elastikiyetini kaybederek sarkabilir ve kırışıklıklar oluşturabilir. Boyun bölgesinde de özellikle gıdı olarak adlandırılan çene bölümünde kas ve yağ dokuları toplanarak aşağıya doğru sarkma hareketi gerçekleştirir. Yaşlanma dışında da yüksek kilo problemi yaşayan bireylerin, kilo almaya başladıklarında yağların birikmeye başladığı ilk alanlardan bir tanesi çene altı gıdı bölgesidir. Dolayısıyla bazı durumlarda yüksek kilo sebebiyle gıdı bölgesinde yağ birikmesi ve sarkması da gerçekleşebilir. Boyun germe operasyonlarındaki en büyük sebep yaşlılıkken, bazı durumlarda yüksek kilo da nedenler arasında yer almaktadır. Ancak nedenlerden bağımsız olarak boyun bölgesinde istenmeyen görüntülerin oluşması, tüm yüz ifadesini ve insan çehresini değiştirebilir. Yorgun, olduğundan daha kilolu, yaşlı görüntü ifadeleri kazanılmasına sebep olabilir. Çünkü boyun bölgesinde bu şekilde toplanmalar ve sarkmalar olması tüm yüzde yaşlı görünmeyi en çok etkileyen unsurlardan biridir. Boyun Germe Operasyon Öncesi Boyun germe operasyonu alanında profesyonel doktorlar tarafından uygulanması gereken bir uygulamadır. Aynı zamanda ciddi bir hazırlık ve planlama süreci içermelidir. Bu sebeple operasyon öncesi ön görüşmenin önemi büyüktür. Görüşmede hastanın şikayetleri ve arzuları doğrultusunda uzman doktor muayenelerde bulunur ve yönlendirmeler yapar. Bu şekilde ameliyata hazırlık süreci gerçekleştirilir. Operasyon öncesi bilgi alışverişi detaylı bir şekilde sağlanmalıdır. Kişinin geçmiş hastalık öyküleri ve kullandığı ilaçların bilgisi eksiksiz olarak doktorla paylaşılmalıdır. Bunlar üzerinden kişinin bırakması gereken ilaçlar olabilir ve her türlü duruma karşı hazırlık yapılarak olası komplikasyonların önlemi alınabilir. Sigara gibi kötü alışkanlıkların kullanımı operasyondan önce bırakılmalı ve operasyondan sonra da en azından bir süre daha başlamamalıdır. Sigara kullanımı çok sayıda kötü etkisinin yanında iyileşme süreçlerine zarar veren özelliklere sahiptir. Boyun germe operasyonundan genellikle 6 saat önce gıda tüketiminin durdurulması önerilmektedir. Aynı zamanda rahat kıyafetler giyilmesi de önerilir. Operasyon kişinin durumuna göre hem lokal hem de genel anestezi ile gerçekleştirilebilir. Ancak her ihtimale karşı bireyin yanında bir refakatçi ile operasyona gelmeniz önerilmektedir. Boyun Germe Operasyonu Nasıl Gerçekleştirilir? Öncelikle çene altı gıdı bölgesindeki sarkmayı oluşturan yağ dokusu liposuction yöntemiyle alınmaktadır. Bu şekilde gıdıyı sarkıtan yağlar alınır ve ilk işlem tamamlanır. Özellikle problemi yaşlılık değil yüksek kilo şikayetinden kaynaklanan hastalarda sadece bu yağların alınması bile büyük fark yaratmaktadır. Çene altı gıdı bölgesindeki sarkma hem yağ dokusu hem de kas dokusundan kaynaklı ise yağ dokusunun alınmasının ardından kas dokusunun da toparlanması gerekmektedir. Yağ dokusunun dışarıya alınmasıyla kas dokusunun da taşınması ve toparlanarak onarılması sağlanır. Sarkma eylemine derinin de etkisi var ise deri fazlalıklarının da aynı şekilde çıkarılması gerekmektedir. Yağ dokusunun alınması, kas dokusunun toparlanması ile birlikte fazla derinin de alınıp geride kalan derinin gerilmesi işlemi gerçekleştirilir. Tüm işlemler ortalama 1 saatlik süre içinde yapılabilmektedir. Boyun Germe Operasyonu Sonrası İyileşme Süreci Nasıldır? Boyun germe operasyonu sonrası kişinin durumuna göre hastanede 1 gün yatması gerekebilir ancak çoğunlukla ilk gün taburcu olunabilmektedir. Çene altından geçen özel bir bandaj yardımıyla darbelere karşı önlem alınır. Operasyonun içeriğine göre iyileşme süresi 2 günden 10 güne kadar sürebilmektedir.